Mobil ekosistemin iki ana sahnesi—Google Play ve Apple App Store—geliştiriciye aynı hedefi vaat eder: kullanıcının cebi. Fakat bu iki sahne, oyuncu seçiminden (geliştirici hesabı), provadan (test ve inceleme), afiş tasarımından(mağaza sayfası) ve gişe kurallarına (fiyatlandırma, abonelik, geri ödeme, politika), ses/ışık altyapısından (SDK, izin, gizlilik beslemeleri) oyun sonunda değerlendirmeye (puan/yorum, görünürlük, algoritmalar) kadar birçok noktada farklı yönetmenlik tercihleriyle çalışır. Bu yazı, iki platformun yayınlama süreçlerini uçtan uca kıyaslayarak; operasyonal farklardan kaynaklanan stratejik sonuçları, geliştiricinin “yayın başarısı”na etkileyen pratik ayrıntıları, ve gerçekçi örneklerle birlikte uygulanabilir şablonları ortaya koyuyor.
1) Geliştirici Hesabı ve İlk Kurulum: Eşikler, Maliyetler, Kimlik Doğrulama
Google Play: Bir kerelik kayıt ücreti ve Google Play Console üzerinden hızlı kurulum; ekip üyelerine rol tabanlı yetki atamak kolaydır. İş akışları (sürüm yönetimi, test kanalları, mağaza varlıkları) tek konsolda toplanır.
App Store: Apple Developer Program yıllık üyelik; Certificates, Identifiers & Profiles ile imzalama kimyasını anlamak şarttır. “App Store Connect” ve “Developer” portalı arasında gidip gelme gerekir. Ekip yönetimi ayrıntılıdır, ama seremonisi fazladır.
Öneri: Küçük ekipler için Google Play, ilk kurulumda daha düşük sürtünmeli; Apple’da ise baştan sertifikalar/kimlikler için bir “günlük ayırma” planlayın.
Kısa kontrol listesi:
-
Organizasyon hesabı mı bireysel mi?
-
Ekip rollerinin ayrımı (ürün, analitik, mağaza, hukuki)
-
İki faktörlü kimlik doğrulama ve kurtarma e-postaları
-
Faturalandırma/vergi profilinin erken doğrulanması
2) Paketleme ve İmzalama: APK/AAB vs IPA ve Profil Mantığı
Google Play: Güncel standart Android App Bundle (AAB); Play App Signing ile anahtar yönetimi platforma devredilebilir. Dil/cihaz mimarisi kırpmasıyla paket boyutu küçülür. VersionCode ve VersionName disiplini önemlidir.
App Store: IPA’nın kalbi Provisioning Profile’dır; Signing Certificate ve Bundle Identifier üçlüsünün uyumu kırılgandır. “Automatic signing” birçok durumda kurtarır; fakat çoklu hedef/extension senaryolarında manuel şema şart olur.
Öneri: Android’de AAB + Play App Signing kabul edin; iOS’ta “CI üzerinde otomatik imzalamayı” deneyin ama “manuel profil/sertifika” dökümantasyonunu mutlaka tutun.
Kontrol listesi:
-
Sürüm kodu/ismi tek kaynaktan üretiliyor mu?
-
Android’de “minSdk/targetSdk” stratejisi ve ABI split ayarları net mi?
-
iOS’ta entitlement ve capability’ler (Background Modes, Push, HealthKit vs.) doğru mu?
3) Sürümleme ve Uyum: Minimum/Target SDK vs iOS Deployment Target
Google Play: Minimum/target SDK seçimleri geniş cihaz spektrumuna erişim sağlar; düşük minSdk daha fazla kullanıcı demektir ama bug/performans farkı artar.
App Store: iOS Deployment Target ve device family (iPhone/iPad) seçimiyle uyumluluk yönetilir. Eski cihazlara optimizasyon ≠ düşük performans; uygun feature gating şart.
Örnek olay: Düşük bellek Android cihazlarda animasyon yoğun açılış → cold_start_ms p95 yükselir; iOS’ta eski cihazlarda “video onboarding” yerine statik/gif ile akış iyileşir.
4) Test Kanalları: Internal/Closed/Open Testing vs TestFlight
Google Play: Internal testing (hızlı paylaşım), Closed testing (kısıtlı topluluk), Open testing (geniş beta). Kanal geçişleri esnektir; staged rollout ile yüzdelik dağıtım pratik.
App Store: TestFlight ile dahili/harici test; harici testte kısa bir inceleme katmanı vardır. TestFlight davet akışları iyi; ama onay beklemeleri zaman ekleyebilir.
Öneri: Deney temposu yüksek ekipler Google Play closed/open akışında daha hızlı döner; Apple’da harici TestFlightiçin bir “zaman tamponu” planlayın.
5) İnceleme Süreci ve Süreleri: Otomasyon vs Editoryal Kayıt
Google Play: Otomatik kontroller ve politika filtreleri baskın; bazı durumlarda manuel inceleme tetiklenir. Gün/ülke/kategoriye göre değişkenlik gösterir.
App Store: İnsan denetimi daha belirgindir; UI/UX tutarlılığı, “gizlilik ve içerik” ilkeleri daha sıkı yorumlanır. Rejeye uymayan paywall, izinsiz API kullanımı veya “gizlilik etiketi” eksiklikleri red sebebidir.
Öneri: iOS’ta “Review Notes” alanını ciddiye alın—özellikle login test hesapları, paywall’a ulaşım yolu, izin ekranlarının “neden”i. Android’de “policy” değişikliklerini CI/CD bildirimi gibi ele alın.
6) Mağaza Varlıkları: İkon, Ekran Görseli, Video Poster ve Metin Yapısı
Google Play: Video için YouTube entegrasyonu; ekran görsellerinde “cihaz çerçeveli/çerçevesiz” esnekliği. Açıklama alanında anahtar kelime stratejisi daha geniş varyasyon kaldırır.
App Store: Poster frame seçimi dönüşümde kritiktir; ekran görsellerinde belirli boyutsal normlar. Arama ve “Today/Apps” editoryallerinin dil/kültür kodu önemlidir.
Ortak altın kural: Özellik değil sonuç anlatın: “30 sn’de gününü planla—gün sonunda net kapanış.” İlk görsel ya da video posterinde sonuç ekranı gösterin.
7) ASO/PPO: Algoritma ve Kreatif Test Fırsatları
Google Play (ASO/PPO): Ürün sayfası A/B (store listing experiments) uzun süredir olgun; ikon/poster/tek ekran metni testleri hızlı. Anahtar kelime esnekliği ve “kısa/uzun açıklama” oyunu boldur.
App Store (ASO/PPO): Product Page Optimization ile varyasyon testleri; “Custom Product Pages” ile kampanya/kanal özel sayfa. Anahtar kelime alanı daha dar, ama editoryal görünürlük fırsatları daha yüksek kalite ister.
Öneri: Android’de çok kreatif, hızlı eleme; iOS’ta az ama rafine varyant, editoryal ve kalite uyumu. Her iki platformda da “sonuç ekranı” görseli genellikle %8–12 CR uplift sağlar.
8) İzinler ve Gizlilik: “Değer-Sonrası İzin” ve Etiket Ekonomisi
Google Play: İzin isteme sıklığı ve arkaplan imtiyazları (erişim servisleri, SMS/telefon) politika incelemesine daha çok takılır; ama deney tasarımında esneklik vardır.
App Store: App Privacy etiketleri, ATT (reklam takibi) onayı; HealthKit/HomeKit gibi hassas kapasiteler “amaç metni” olmadan reddedilebilir.
Aktarım: Platformdan bağımsız Değer-sonrası izin ilkesi: Önce küçük zafer, sonra “neden bu izin gerekli?” açıklaması.
9) Fiyatlandırma, Deneme ve Abonelik: Yapı, Dil ve Onaylar
Google Play: Esnek deneme ve tanıtım fiyatlandırması; “ilk ay indirimli aylık” gibi senaryolar kolay. Bölgesel fiyat eşikleri daha geniş.
App Store: Deneme/intro offer onayları, abonelik kademe mimarisi belirgin; “Paywall dili”ni UI/UX ve HIG ile uyumlandırmak şart. İade süreçleri daha kullanıcı merkezli yorumlanır.
Öneri: ABD/UK’da yıllık + deneme, TR’de ilk ay indirimli aylık, DACH’ta “deneme” yerine iade güvencesi dilini test edin. Paywall’da “%50 indirim” yerine “Haftada 2 saatini geri kazan” gibi sonuç cümleleri kullanın.
10) Çoklu Platform ve Web: PWA/Instant App vs iOS Kısıtları
Google Play: PWA ve Instant App köprüleri; arama niyeti ve hafif deneyler için değerli. Web’den Play’e yönlendirme stratejileri derinleşir.
App Store: PWA iOS’ta vardır ama “mağaza dışı” kısıtlar ve entegrasyon sınırları fazladır; yerel uygulama kalite çıtası daha yüksektir.
Strateji: “Arama niyeti” yüksek içerikler için web/PWA; tam değer deneyimi için native. Android tarafında PWA/Instant App, edinim maliyetlerini düşürme kaldıraçıdır.
11) Performans, Enerji ve Paket Boyutu: “Sessiz Kaldıraçlar”
Google Play: Düşük bellekli cihaz ekosistemi geniş; lite varlık profili kritik. ANR ve frame drop’lar görünürlük/puanı direkt etkiler.
App Store: Donanım çeşitliliği daha kontrollü ama beklenti yüksektir; soğuk başlatma ≤2 sn çıtası kullanıcı algısında keskindir. “Ağ yok” senaryosunda sakince çalışmak gerekir.
Uygulamalı öneriler:
-
Görselleri WebP/HEIC, animasyon karelerini azaltın.
-
Deferred init + skeletal UI.
-
“Ağ yok” için yazma kuyruğu ve idempotent retry.
12) Puan/Yorum Ekonomisi: Tema Analizi ve Sprint kültürü
Google Play: Yorum sayısı ve görünürlük korelasyonu belirgin; hızlı yanıt döngüsü etkili. “Güncelleme sonrası” yorum dalgaları, mağaza CR’ını oynatır.
App Store: Editoryal algıda yorum puanı güçlü sinyaldir; şikâyet temalarına sprint ile yanıt verip sürüm notunda sayısalifade kullanmak (örn. “soğuk açılışı %40 kısalttık”) güven yaratır.
Sistem: Haftalık Duygu/tema analizi → sprint → sürüm notu → özgün yanıt döngüsü.
13) Görünürlük ve Öne Çıkma: Algoritma vs Editoryal Kültür
Google Play: Arama niyeti + kategori keşfi + kampanya sayfası entegrasyonları; ASO/PPO etkisi büyüktür.
App Store: “Today/Apps/Games” editoryalleri, hikâye anlatımı ve tasarım/erişilebilirlik kusursuzluğu. 4.5+ puan ve privacy first anlatısı fark yaratır.
Öneri: Android’de kreatif test hacmi, iOS’ta ürün hikâyesi ve kalite. Her iki tarafta da yerelleştirilmiş “sonuç görseli”kritik.
14) Güncelleme Ritmi: Canary, Staged Rollout, Rollback
Google Play: Staged rollout doğal; %5 → %25 → %100 akışıyla regresyon riski düşer; anomali tespitinde kolay geri alma.
App Store: Sürümü geri almak doğrudan yok; fakat TestFlight ve sürüm aralığı yönetimiyle risk azaltılır. Hızlı “hotfix” için küçük paketler üretmek akıllıca.
Öneri: İki platformda da “küçük ama sık” sürüm ve tek değişkenli deney; iOS’ta özellikle QA/Smoke test kapsamı geniş, “review notes” net olsun.
15) Bölgesel Dağıtım ve Yerelleştirme: Sadece Dil Değil, Vaat
Google Play: Bölgesel yayın kapat/aç, fiyatlandırma ve para birimi yönetimi esnek. Hacim pazarlarında hızlı test yapma fırsatı.
App Store: Yerelleştirme yalnızca dil değil; editoryal ve kültürel uyum beklentisi. “Deneme” terimi bazı pazarlarda negatif çağrışım yaratabilir.
Öneri: “Dil çevirisi” yerine vaat yerelleştirmesi: Görsel/örnek ve fiyat algısı. DACH’ta “iade güvencesi”, TR’de “erişilebilir ilk ay” gibi.
16) Raporlama, Telemetri ve Panel Mimari: Console vs Connect
Google Play Console: Organik/ücretli ayrımı sinyalleri, ANR/crash detayları, cihaz/OS kırılımları güçlü. Store listing experiments sonuçları anlaşılır.
App Store Connect: Satın alma/abonelik, “retention/cohort” okuması için 3. parti analitikle birlikte düşünün. Privacy labels ve events izleme farklı panel setlerini gerektirir.
Öneri: Tek bir “semantik katman” dokümanı—D1/D7, CR, ARPPU tanımları platformdan bağımsız ortak dille yazılsın.
17) Kriz Senaryoları: Red, Politikaya Takılma, Yorum Fırtınası
Google Play Krizi: Politikaya takılan izin veya içerik → hızlı policy appeal ve “variant hazırlığı”.
App Store Krizi: Red sebebini satır satır adresleyin; “review notes” güncelleyin; demo hesabı/akış ekran videosu sağlayın.
Yorum Fırtınası: Tema → sprint → ölçülebilir sürüm notu → ilgili yorumlara özgün yanıt.
Öneri: “Kriz playbook”—Apple için “Review Notes Şablonu”, Android için “Policy Checklist”; ikisi için “Yorum Sprint Şablonu”.
18) Oyun, Sağlık, Finans, Eğitim Gibi Dikeylerde Farklar
-
Oyun: Android’de ödüllü reklam + anlık dağıtım avantaj; iOS’ta akış bozulmayacak şekilde reklam davranışı.
-
Sağlık: iOS’ta HealthKit etiketi, açıklayıcı amaç metni; Android’de sensör/arka plan izinlerine hassas yaklaşım.
-
Finans: Her iki tarafta da güven ve yasal dil—paywall ve izinler ekstra özen ister.
-
Eğitim: Deneme/abonelik metni; “kalıcı öğrenme/çıkış testi” gibi sonuç ifadeleri dönüşümü yükseltir.
19) AI, AR/VR ve Sesli Arayüz: İnceleme ve Erişilebilirlik Boyutu
AI: Öneri yoğunluğunu kullanıcıya bırakın (opt-in, “neden bu öneri?”). iOS’ta gizlilik etiketleri titiz.
AR/VR: “Hassas mod” (düşük hareket/fov) ve erişilebilirlik seçenekleri; Android çeşitliliği ve iOS kalite çıtası.
Ses: “Dinliyorum/İşliyorum” geri bildirimleri; her iki tarafta da kısa, anlaşılır hata açıklamaları.
20) Operasyon Şablonları: 30–60–90 Gün Planı (Çifte Platform)
Gün 0–30:
-
Play: PPO ikon/poster + Open testing; staged rollout %5 → %25.
-
iOS: TestFlight harici, Product Page Optimization; Review Notes detaylı.
-
Ortak: Cold start/ANR/crash sprint, değer-sonrası izin, tek tık örnek akış.
Gün 31–60:
-
Play: Kreatif kazanan büyütme; düşük eCPI pazarlarda hacim.
-
iOS: Paywall değer kopyası tek pazarda; editoryal kalite cilası.
-
Ortak: Yorum tema sprinti, sürüm notu “ölçülebilir” cümle.
Gün 61–90:
-
Play: LTV kısa ufuk; PWA/Instant App köprüsü.
-
iOS: Yerelleştirme ve editoryal pitch; privacy vurgulu anlatı.
-
Ortak: 3 aktif deney kuralı; canary/hotfix ritmi; oyun kitabı dokümantasyonu.
Sonuç
Google Play ve App Store; aynı hedefe farklı yollarla varan iki ekoldür. Play, deney hızı, kreatif test hacmi ve staged rollout kolaylığı ile büyüme takımlarının “hız” arayışına yanıt verir. App Store, editoryal kalite, gizlilik/erişilebilirlik çıtası ve kullanıcı deneyimi disiplinini merkeze koyarak uzun vadeli marka güveni ve “seçilme şansı” yaratır. Başarılı bir yayın stratejisi, bu iki dünyayı kutuplaştırmak yerine birleştirir:
-
Vaat ve değer anlatısını her iki mağazada da “özellik” değil “sonuç” üzerinden kurun; ilk görsel veya video posterinde sonuç ekranı gösterin.
-
Deney hızı için Android’de PPO/ASO ve staged rollout’u agresif kullanın; iOS’ta az ama rafine varyantla ilerleyin.
-
Değer-sonrası izin, gizlilikte minimizasyon ve sürüm notunda sayısal şeffaflık—her iki platformda güveni büyütür.
-
Performans ve enerji (cold start ≤2 sn, ANR/crash düşüklüğü, paket boyutu diyeti) mağaza puanına ve görünürlüğe dolaylı değil doğrudan etki eder.
-
Fiyat/deneme/abonelik dilini pazara göre yerelleştirin: ABD/UK yıllık + deneme; TR ilk ay indirimli aylık; DACH iade güvencesi.
-
Yorum tema → sprint → sürüm notu → özgün yanıt döngüsü, organik CR’ı ve editoryal şansınızı artırır.
-
Telemetri semantik katmanı ile iki panel dünyasını tek dille konuşturun; D1/D7, ARPPU, trial→paid tanımlarını platformdan bağımsızlaştırın.
-
Canary/hotfix refleksini iki tarafta da kurun; iOS’ta review süresini gözeterek “küçük ama sık” sürümleri tercih edin.
-
PWA/Instant App ile Android’de edinim maliyetlerini düşürürken; iOS’ta ürün hikâyesi ve erişilebilirlikkalitesiyle editoryal vitrine yaklaşın.
-
Tüm bulgularınızı “oyun kitabı”na yazın: hangi görsel/vaat hangi pazarda çalıştı, hangi izin metni dönüşümü artırdı, hangi kriz protokolü kırılmayı hızla kapattı?
Son tahlilde: Google Play hızlandırır, App Store cilalar. İkisini birlikte ustaca kullanan geliştirici, yalnızca daha çok kurulum değil; daha kalıcı kullanıcı ve daha sağlam bir marka inşa eder. Yayınlama bir düğme değil, iki ekosistemde kurulan ölçülebilir bir ritimdir.